Prof Dr. Murat Volkan DÜLGER: Yargı Reformu: Gerçekten Bir Reform Mu?
Prof Dr. Murat Volkan DÜLGER: Yargı Reformu: Gerçekten Bir Reform Mu?
1960’tan itibaren parlamento üyeliklerinin sayısı altmış altıdan doksan dokuza çıkmış, Mârûnîler’e otuz, Ortodokslar’a on bir, Katolikler’e altı, Ermeni Ortodokslar’a dört, Protestan ve diğer hıristiyanlara üç, Sünnîler’e yirmi, Şiîler’e on dokuz, Dürzîler’e ise altı sandalye ayrılmıştır. Lübnan’da 1947 değişiklikleri sonrasında kabul edilen ve yazılı olmayan bir anlaşmaya göre başkanlık Mârûnîler’e, başbakanlık Sünnî müslümanlara, meclis başkanlığı Şiî müslümanlara, silâhlı kuvvetler başkumandanlığı da gene Mârûnîler’e verilmiştir. Asırlarca Osmanlı Devleti’nin bir eyaleti olan Libya XX. Yüzyılın başlarında İtalyan hâkimiyeti altına girmiştir. Dünya Savaşı’nın ardından İtalya ile yapılan barış antlaşması üzerine bağımsızlık imkânı doğmuş, 21 Kasım 1949’da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Libya’nın 1 Ocak 1952 tarihi itibariyle bağımsız bir ülke olmasını kabul etmiştir. 1950’de kurucu bir millî meclis oluşturulmuş, Libya’nın federal bir anayasa sistemi ile yönetilmesi kararlaştırılmıştır. Anayasaya göre on sekiz yaşını bitirmiş olan her yurttaş seçme ve halk oylamasına katılma hakkına sahiptir.
- Verilen emrin yerine getirilmesinden dolayı sorumluluk emri verene aittir.
- Ancak bu takdir yetkisini kötüye kullanması suç oluşturur.
(2) Gözaltına alma, bu tedbirin soruşturma yönünden zorunlu olmasına vekişinin bir suçu işlediğini düşündürebilecek emarelerin varlığına bağlıdır. – (1) Yukarıdaki maddeye göre yakalanan kişi, Cumhuriyet Savcılığıncabırakılmazsa, soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınmasına kararverilebilir. Gözaltı süresi, yakalama anından itibaren yirmidört saati geçemez. (5) Birinci fıkraya göre yakalanıp kolluğa teslim edilen veya ikincifıkra uyarınca görevlilerce yakalanan kişi, düzenlenecek soruşturma belgesiylebirlikte hemen Cumhuriyet Savcılığına gönderilir. (2) Kolluk görevlileri, tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesinigerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde; Cumhuriyet savcısına veyaâmirlerine derhâl başvurma olanağı bulunmadığı takdirde, yakalama yetkisinesahiptirler. (5) Şüpheli veya sanık tutuklu ise, hâkim veya mahkeme tarafından ancakzorunlu sayılan hâllerde keşifte hazır bulundurulmasına karar verilebilir. – (1) Keşif, hâkim veya mahkeme veya naip hâkim ya da istinabe olunanhâkim veya mahkeme ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısıtarafından yapılır. – (1) 78 inci madde uyarınca moleküler genetik incelemeler yapılmasınasadece hâkim karar verebilir. Kararda inceleme ile görevlendirilen bilirkişi degösterilir. (4) Bu madde gereğince alınacak hâkim veya mahkeme kararlarına itirazedilebilir. (5) Bu madde hükmü, 223 üncü maddenin sekizinci fıkrası gereğinceyargılamanın durması kararı verilmesi gereken hâllerde de uygulanır.
Yine, eğer ceza verilen fiil, aslında bir mahkemenin yetkisine giren bir suç teşkil ediyor ise, bu takdirde de verilen usulsüz ceza kaldırılarak, fail hakkında düzenlenecek dosya Savcılığa gönderilir. Çektirilen usulsüz ceza mahkemece verilen cezadan mahsup edilecektir. 657 SK’da tekerrür hali dışında başka bir genel ağırlaştırıcı sebebe yer verilmemiştir. Fıkrasında; “Disiplin cezası verilmesine sebep olmuş bir fiil veya halin cezaların sicilden silinmesine ilişkin süre içinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller sebebiyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir” hükmü öngörülmüştür. Eğer disiplin amirince bir disiplin kabahati nedeniyle göz hapsi yada oda hapsi cezası verilirse yasada belirtildiği üzere cezanın ilgiliye tebliğinden itibaren bir sene geçtikten sonra bu ceza zaman aşımına uğrayacak ve infaz edilemeyecektir. Ancak disiplin tecavüzü nedeniyle verilen göz hapsi ve oda hapsi cezaları ile diğer disiplin cezalarında zamanaşımı süresi ne olacaktır? Hal böyleyken ister disiplin kabahati ister disiplin tecavüzü, ister göz yada oda hapsi ister diğer disiplin cezaları (örneğin aylık kesilmesi) olsun cezanın tebliğden itibaren bir yıl içerisinde infaz edilmemesi durumunda kıyasen zamanaşımına uğradığını kabul etmek gerekmektedir. Yine ceza uygulamasında eşitlik ve adaleti sağlama bakımından, disiplin tecavüzlerinde hangi eyleme kaç gün süreyle hangi disiplin cezasının verileceğini gösteren ayrıntılı bir çizelge de bulunmaktadır. Bu çizelgenin uygulamada genelliği sağlamak bakımından örnek olarak hazırlandığı anılan Yönergede de belirtilmektedir.
Memurun maddede belirtilen yayınları kurum içinde asması ya da teşhir etmesi halinde kurumun ve memurun tarafsızlığı zedeleneceği için çıkarılma cezasının verilmesi uygun görülebilir. Bu yüzden memurlar görevlerini sürekli olarak ve kesintisiz yapmak zorundadır. Memurlar görevlerini ancak ilgili mevzuatın öngördüğü ve imkân verdiği hal ve koşullarda bırakabilecektir. Görevin, keyfi bir şekilde ya da bazı kişisel veya toplu hak arama vb. Nedenlere dayalı olarak bırakılması söz konusu olamaz[197]. Devlet memuru görevi ve sıfatı dolayısıyla Devleti temsil ettiği için, vatandaşın itibar ve güven duygusunu sarsmamak zorundadır. Aksine hareketi tespit edilen memurların, kınama cezası ile cezalandırılmaları öngörülmüştür. Ancak, memurun hangi fiillerinin bu suçu oluşturacağı konusunda standart ölçüler bulunmamaktadır. Suç, hizmetle ilgili olmayan emrin verilmesi ile oluşur[139]. Özbakan’ın belirttiği ve bizim de katıldığımız görüşe göre, üst ve amirler tarafından verilen ve hizmetle ilgili olmayan her emir bu maddede düzenlenen suçu oluşturmaz. Askerlik ilişkilerinin uygun gördüğü sınırlar içinde kalan hizmet dışı isteklerin suç sayılmaması gerekmektedir. Örneğin, habercisine kantinden sigara aldıran üstün fiili bu suçu oluşturmaz[140].
D) Ceza hükmü hukuk mahkemesinin bir hükmüne dayandırılmış olup da buhüküm kesinleşmiş diğer bir hüküm ile ortadan kaldırılmış ise. B) Yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmüetkileyecek biçimde hükümlü aleyhine kasıt veya ihmal ile gerçek dışıtanıklıkta bulunduğu veya oy verdiği anlaşılırsa. (3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse,karar veya hükmü kanun yararına bozar. H) Harçlar Kanunu ile yargılama giderlerine ilişkin hükümlere veAvukatlık Kanununa göre düzenlenen ücret tarifesine aykırılık mevcutsa. (4) Hükmün bozulmasına neden olan hukuka aykırılık, bu hükme esas olaraksaptanan işlemlerden kaynaklanmış ise, bunlar da aynı zamanda bozulur. (3) Hüküm, temyiz dilekçesinde gösterilen sebeplerle bozulduğunda,dilekçede açıklanmış olmasa bile saptanan bütün diğer hukuka aykırılık hâlleride ilâmda gösterilir. (3) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğname, hükmütemyiz etmeleri veya aleyhlerine sonuç doğurabilecek görüş içermesi hâlindesanık veya müdafii ile katılan veya vekillerine ilgili dairesince tebliğolunur. İlgili taraf tebliğden itibaren bir hafta içinde yazılı olarak cevapverebilir. (2) Temyiz eden, ret kararının kendisine tebliğinden itibaren yedi güniçinde Yargıtaydan bu hususta bir karar vermesini isteyebilir. H) Hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkınınsınırlandırılmış olması. (4) Sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılmaisteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surettesuçtan zarar görmüş bulunanların dilekçe veya beyanında, başvuruya ilişkinnedenlerin gösterilmemesi inceleme yapılmasına engel olmaz. (4) Merciin, itiraz üzerine verdiği kararları kesbahsegel giriş; ancak ilk defamerci tarafından verilen tutuklama kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir.
Maddeleri gereği askerler aldıkları emirleri derhal ve mutlak surette yerine getirmekle yükümlüdürler. Verilen emrin yerine getirilmesinden dolayı sorumluluk emri verene aittir. Maddesine göre de, ast verilen emrin sınırlarını aşmadıkça veya suç amacı taşıdığını bilmediği sürece kanuna aykırı emirden dolayı sorumlu tutulamaz[501]. Ast açıkça suç teşkil etmeyen emri kanuna aykırı dahi olsa yerine getirmek mecburiyetindedir. Bu emir yaşam hakkın sona erdirecek bir eylemi gerektirse dahi sorumluluk emri yerine getirene değil emri verene ait olacaktır. Yasaya uygun olarak tutuklama yapılması veya yasaya uygun olarak tutuklu bulunan bir kişinin kaçmasının önlenmesi için, olayın özel niteliğine göre, kuvvete başvurma “mutlak zorunluluk” haline gelmiş ve kuvvete başvurmanın sonucu olarak tutuklanmak istenen veya kaçmaya kalkışan kişi ölmüşse, sözleşmenin 2. Maddesinde bu durum yaşama hakkının ihlali niteliğinde görülmemiş, hukuka aykırı bir davranış sayılmamıştır. İtiraz mercii, hükmü veren disiplin mahkemesinin bir üstü olan disiplin mahkemesidir.
Bir çözüme ulaşılamayacak olursa, Komisyon maddi olayları ortaya koyan ve davanın esası hakkında görüşünü ifade eden bir rapor hazırlardı. Askeri öğrenciler ile ilgili mevzuatta disiplin kurullarının verdiği kararlara karşı hangi sürede ve hangi makama karşı itiraz edilebileceği yönünde bir düzenleme bulunmamaktadır. Disiplin kurulu kararları ilgili Kuvvet Komutanının onayı ile kesinleştiğinden bu kararlara karşı itiraz İç Hizmet Yönetmeliği hükümlerine göre bir üst makam olan Genelkurmay Başkanlığına yapılmalıdır. Disiplin cezalarına karşı idari başvuru yolunun etkili hukuki sonuç doğurabilmesi için, kanunlar tarafından öngörülmüş olması gereklidir. Ayrıca idari başvuruların yapılması, ilgili kanuni düzenlemelerde belirli bir süre şartına bağlanmışsa, bu süreler hak düşürücü süreler olduğundan süre şartına da uyulmalıdır. Bu sürelere uyulmadan yapılan başvurular, hukuki sonuç doğurmazlar[425]. Alt ceza uygulaması, disiplin amir ve kurulları tarafından değerlendirilmesi gereken bir durum olduğundan, açık bir takdir hatası yoksa yargı denetimi yapan mahkemelerin sicilleri getirterek bizzat inceleme yapıp alt ceza uygulanıp uygulanmamasına müdahale etmemeleri gerekir[392]. Alt ceza uygulaması konusundaki değerlendirmeyi disiplin amir ve kurulları yapmalı, yargı organları da bu konuda kullanılan takdiri denetlemelidir[393]. Disiplin amirlerinin sicil amiri durumunda bulunan üst disiplin amirleri de, TSK’da çalışan Devlet memurlarına doğrudan disiplin cezası verebilirler[365]. Maddesine göre, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığında çalışan Devlet memurların en üst disiplin amiri İçişleri Bakanı ve İçişleri Bakanlığı Müsteşarı’dır. Bağımsız birimlerde ise, amirlik görevini asaleten veya vekâleten yürüten en az binbaşı rütbesindeki subaylar disiplin amiridir.
(1) Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. (1) İstinaf yoluna yalnız sanık lehine başvurulmuşsa, yeniden verilen hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz. (4) Sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veyakatılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanların dilekçe veya beyanında, başvuruya ilişkin nedenleringösterilmemesi inceleme yapılmasına engel olmaz. (4) Merciin, itiraz üzerine verdiği kararları kesindir; ancak ilk defa merci tarafından verilen tutuklama kararlarınakarşı itiraz yoluna gidilebilir. (4) Zabıt kâtibi veya kurum müdürü tarafından ikinci fıkra hükmüne göre işlem yapıldığı zaman kanun yolları için buKanunda belirlenen süreler kesilmiş sayılır.